Akil, Mantik, Zeka, Idrak, Suur, Algi vs...henüz bunlari anlamak ve kavramaktan uzagiz...her birinin kendi icinde bir anlami ve muhteviyati varken, kulaktan dolma bilgilerimizle, ILIM denizinin sahilinde dahi gezinmemisken kalkip "bende biliyorum" hevesi icerisinde, aslinda cehaletini sergilemek kadar aci bir sey olmasa gerekir...

Kendine ait olmadigi halde dis etken ve söylemlerle güya fikir ve düsünce sahibi iddiasinda ki sözüm ona "Cagdas" lik taraftarlari, acaba sorsak kac kelami, Ilmi olarak bir araya getirebilirler...

Aydin gecinme adina, kendi aptalligini teshir etmenin "Adamdansaydancilik" tan kabul edildigi, makbul-disi, iki ayaklilar, temizligin ana merkezlerini dahi bilmezken, kokusmusluguna ragmen, halen "hirr" liyorlarsa, cinsiyet noktasinda ait oldugu safi bilmiyor demektir...

Bilmedigini bilmeyen saflarin, "biliyorum" endami ile cirit attigi, "besparaetmezlik" yerine "olsun ne varki" lerden destur aldigi, tasmasi elinde, bostan atlamis pardon cag atlamis postmodernite kurbanlari...

-"Hayatinda ilk defa deve gören biri, yanidakilere sormus: Su egri bügrü sey de ne? Arkadasi hayret icerisinde: Bilmiyormusun? demis ve hemen ardindan aciklama yapmis: Öyleler, öyle olur.." (ALINTI- Zafer Dergisinden)

Kendi cehaletini örtbas etmenin en uygun yolu veyahutda bilmedigini bilememenin diger bir ifade sekli...

selam ve hürmetlerimle...


-----
Her bakan göremez, her gören mutlaka bakmistir...

Ooo bu daha neki,
-----
Benim de bir adým var,Ezan ile okundu Sela ile bitecek...

Ne demeli bilmem...herhalde dua etmeli...yeter mi tabi ki yetmez...en basta kendimden baslamali ve "ben de bu durumdan sorumluyum" diyebilmeliyiz !...

selam ve hürmetlerimle...

-----
Her bakan göremez, her gören mutlaka bakmistir...