|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
Babam öleli 12 yıl olmuştu ve ben 20 yaşına geldiğimde babasız olmanın acısını... artık çok daha iyi anlıyordum..
Annemle birlikte küçük ama mutlu bir dünya kurmuştuk kendimize.. Mevsimlerden bahardı, sokaklarda parklarda dolaşıyordum..
Bu bahar daha bir çoşkulu hissediyordum kendimi.. Birçok arkadaş edinmiştim.. Mehmet, Can Canı´ın kuzeni Merve ve daha birçoğu..
Her gün belirli saatlerde buluşup eğlenceli dakikaler yaşıyorduk.. Onlarla o kadar eğleniyordum ki işe dahi gitmiyordum..
Yine işe gitmediğim bir günde yalnız başıma dolaşırken arkadaşlarımla
her zaman oturduğumuz parkta gördüm onu.. O kadar güzeldi ki..
Bir süre çevresinde dönüp beni fark etmesini umdum ama bana hiç
bakmıyordu. Tam umutsuzluğa kapılmışken son bir cesaretle yanına
yaklaştım ve “Oturabilir miyim” diye sordum. Deniz mavisi gözleriyle
bakıp, küçük bir tebessümden sonra ”Oturabilirsiniz” dedi. Kalbim
heyecandan deli gibi çarpıyordu..
Ne söyleyeceğimi bilemiyordum. Sonra kısık bir sesle ”Adım Vedat”
diyebildim. Bana dönüp “Nazlı” dedi. Bir süre sonra telefonlarımızı
birbirimize verdik ve ayrıldık. Akşam olanları anneme anlattım. Annem
gözlerimdeki mutluluğu fark edince çok sevinmişti..
Arkadaşları bize davet ettim;
İlerleyen günlerde Nazlı ile daha sık görüşür olduk. Zaman ilerledikçe
ona daha çok bağlanıyordum. O hayatıma girdikten sonra işe gitmeye bile
başlamış, diğer arkadaşlarımla da daha az görüşür olmuştum. Arkadaşlar
sitem edince kendimi affettirmeye, onları akşam yemeğine davet ettim. ve
hazırlık yapmak için erkenden eve gittim..
Anneme arkadaşlarımın geleceğini ve güzel bir yemek yapmak için
hazırlığa başlamamız gerektiğini söyledim. Akşam gelip çatmıştı. Kapı
çaldı, hemen koşup açtım. Arkadaşlar gelmişti. Onları salona alıp
sofrayı hazırlamak için mutfaktaki anneme yardıma gittim. Sofra
hazırlandıktan sonra salona geçip onları içeri çağırdım..
Arkadaşlarımı masaya alırken annemin bakşlarındaki korku ve şaşkınlık
ifadesine bi anlam verememiştim. Tam arkadaşlarımı tanıtıyordum ki annem
büyük bir feryatla masadan ayrılıp gitti. Olanları bir türlü
anlayamıyordum. Arkadaşlardan özür diledim ve yemeğe başladık. Yemeğin
ve sohbetin ardından arkadaşlar gitti.
Annemin odasına gidip olanları sorduğumda hiç cevap vermedi. Sadece yüzüme bakıp ağlıyordu..
Eve gelen misafir;
Aradan 3 ay geçmişti. Arkadaşlarla ve özellikle Nazlı ile görüşmelerimiz
iyice sıklaşmıştı. Bir ara anneme sözü Nazlı´dan açıp onunla
birbirimizi ne kadar çok sevdiğimizi ve evlenmek istediğimizi anlattım..
Annem mutlu olmamdan gülüyordu. Ama gözündeki korkuyu ve acıyı
hissedebiliyordum. Öbür gün iş dönüşü eve geldiğimde bir misafir vardı.
Tanıştık ve annem o arada kayboldu..
O adam bana tuhaf sorular sorup durdu.. 1-2 saat oturduktan sonra annem gelip misafiri yolcu etti..
Anneme gelenin kim olduğunu sorduğumda doktor olduğunu söyledi ”Yoksa
hasta mısın” dedim. Annem doktorun benim için geldiğini ve sadece genel
bir kontrol yaptırmak istediğini söyledi..
Sabah erken kalkıp hastaneye gittik ve bir çok testten geçirildim..
Bir kaç saat sonra doktor gelip hiçbir şeyimin olmadığını söyledi ve annemi odasına çağırdı..
Akşam eve geldiğimde annemin gözleri ağlamaktan şişmişti. Ne olduğunu sorduğumda “Bir cenazeye gittim, çok etkilendim” dedi..
Artık Nazlı ile hemen hemen her gün görüşüyorduk. Her geçen gün ona olan aşkım içimden taşacak gibi oluyordu..
Eve erken döndüğüm bir gün misafirler olduğunu gördüm. kimse beni fark
etmedi. Mutfağa gidip atıştırırken ister istemez konuşulanlara kulak
misafiri oldum..
Konu bendim ve annemin niye böyle üzgün olduğunu o an anladım. Meğer hastane, doktor hep bu yüzdenmiş..
Meğer ben şizofreni hastasıymışım..!!!
adını bile bilmediğim bu hastalık benim hayal dünyasında yaşamama neden oluyormuş..
Misafirler gidene kadar ortaya çıkmadım;
Annem onları geçirince beni arkasında gördü ve “Birşey duydun mu” der gibi yüzüme bakıyordu. Ona “Herşeyi duydum” dedim..
Kadıncağızın gözleri dolmuştu ve bana sarılarak ağladı. Ona üzülmemesini
ve kendimi çok iyi hissettiğmi söyledim ama gerçekten korkmuştum..
Bana arkadaşlarımı davet ettiğim gün hasta olduğumu anladığını söyledi;
Annemin anlattığına göre benim hiç arkadaşım yoktu. Eve davet ettiğim
kişiler tamamen hayal ürünüydü. Annemin hazırladığı sofrada sadece ben
oturmuştum ve sanki arkadaşlarım varmış gibi saatlerce o hayali
varlıklarla konuşmuştum..
Ya Nazlı da hayal.. se?
Hiçbir şey umurumda değildi. Her şey, bütün bir dünya hayal olabilirdi ama ya Nazlı..?!!!
Ya o da hayal.. se? Bu ihtimal beni delirtmeye yetiyordu..
Annem birçok ilaç getiriyor ve bunların rahatlamam için olduğunu
söylüyordu. Ama ben zaten rahattım. İşten ayrıldım ve aradan 3 gün
geçtikten sonra dışarı çıktım. Her zaman gittiğimiz parka gittim..
Arkadaşlar yine oradaydı;
Aslında belki oradan hiç ayrılmamışlardı. Onlarla konuşurken parktaki
diğer insanların alaylı alaylı güldüğü fark ettim. O gülen insanlara
”Siz gerçek değilsiniz!” diye bağırdım..
Ama onlar sadece gülüyorlardı;
Peşimi bırakmalarını söyledim. Nereye gidersem onlarda benimle
beraberlerdi. İlaçlar beni iyice dağıtmıştı. Düşüncelerimi
toplayamıyordum. Arkadaşlar da yavaş yavaş benden uzaklaşıyorlardı..
Nazlı´yı aramaktan korkuyordum. Çünkü ararsam Nazlı diye birinin
olmadığını anlayabilirdim. Bir gün dayanamayıp aradım ve her zamanki
yerimizde buluştuk. Ona bir yandan başıma gelenleri anlatırken diğer
yandan da çevredeki insanları süzüyordum. Yine bana gülmelerinden
korkuyordum.. Eğer bana gülüyorlarsa bu Nazlı´nın olmadığını
gösterecekti..
Evet çevredeki insanlar yine bana alaylı bakıyorlardı ama bu defa gülmüyorlardı. Nazlı olayı beni gün geçtikçe bitiriyordu..
Bir gün anneme Nazlı´yı eve getireceğimi söyledim. Annemin gözleri
kocaman oldu. Yine bir hayali eve getireceğimden korkuyordu. Ama ben
kendime güveniyordum. Nazlı bir hayal değil gerçekti..
Annem isteksiz olsa da benim ısrarımla kabul etti. bir gün Nazlı´yla
buluştuk ve ona ”Seni biraz sonra anneme götüreceğim” dedim. Nazlı çok
telaşlandı. Hazırlıksız olduğunu söyledi ama ben ısrar edince kabul
etti..
Artık geri dönüş yoktu. Biraz sohbetin ardından eve doğru yola koyulduk.
Sokağa gelip eve yaklaştığımızda son bir kez kulağına eğilip “Seni çok
seviyorum” dedim..
Eve geldik, kapıyı çaldım. Annem kapıyı açtığında ben önden girip
ayakkabılarımı çıkardım ve Nazlı´yı içeri aldım. Anneme bakıp gözlerimle
Nazlı´yı işaret ederken kalbim duracaktı sanki. Annemin gözlerindeki
yaşı görünce olduğum yere yığıldım..
Demek yine hayaldi;
Ama annemin ağzından çıkan şu kelimeler benim için o an bir dua kadar kutsaldı;
“Hoş geldin, güzel kızım,,,” |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
evet sonu cok etkileyici.. Allah annelerimize saglik uzun ömür versin
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
Allah herkeze şifasını versin ... Aklımızla imtihan etmesin bizi. : ( ----- " Aþk için ölmeli Aþk ozaman Aþk " |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
senin annen hayatta degilmi bukadar etkiledi seni?
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
tsk ederim...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
öyle... ben bile bunu okuduktan sonra acaba sizofren olabilirmiyim diye kendimden süphelendim : )
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
olabiliriz neden olmasin... bellimi olur belkide farkinda degiliz  |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
begendiginize sevindim....
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
uzun oldugu icin genelde okumaktan kaciliyor evet : ) ama okuyuncada nekadar güzel oldugunu anliyor insan... bana göre gercekten cok etkileyici
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
düsünsene belkide sende hayatinda aslinda hic olmayan biriyle bi ara tanistin ne malum  belkide suan benimle yazismiosun bile  |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
tmm tmm ben realim hadi saka yaptim sizofren felan degilsin  |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
nasil kapali  sayfammi kapali? vallami .. bilmem : D |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
rica ederim begendigine sevindim...
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
elbette... o insan icinde nekadar kötü bise her gördügü kisiyi acaba gercekmi diye düsünür insan
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
amin, Allah herkesede sifa versin sabir versin
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
güzel bisey paylastigimi biliyordum ama herkesi etkilemeside ayri bi güzel : ) ben tsk ederim
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
: (( basin saolsun ... üzücü olanda sonradan istemeyerekte olsa onlarin dediklerini yapmamak oluyor.... insanin icinden hic cikmicak olan uhdeler iste : (
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
amin...... |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
yakinlari icin mutlaka zordur ama kendi icin cok ilginc bise bence bi hayal dünyasinda yasamak olmayini görmek konusmak.. belkide saglikli yasamaktan hayallerinle yasamak daha iyidir kimbilir
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
bir sizofrenin günlügü... |
ya ben cok samimi bise dicem, bana göre belkide biseler yada birilerini görüyor olabilirler bu tip olarak hastalik olarak adlandirildi ama birilerine biseler görünen insanlar yok degil bunu kendi adima hastalik olarak görmüyorum ve inaniyorum belkide farkli bisedir
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Der Inhalt darf max. 30000 Zeichen lang sein!