forum sahibi kendine gore bir konuyu acmis saygu duyarim.....
ama bazi arkdaslar ukala terbiyesiz ve hayasiz bir sekilde Allemlere rahmet olarak gonderilen PEYGAMBER efendimiz s.a.v selam iftira atiyorlar....
niledigin konularda sus,sizin yaptiginiz resmen iftira karalama,Peygamber efendimizi uzen Allah tala uzer,yaziklar olsun size baska konuda kalmadi bu kadar agir imtihanlarda buluyorsunuz
yuzune gozunuze bakarsa,sizelre insan zan eder,inansilkta ahlakta dinden imandan nasip almamsi zavalilar......
bilmiyorsaniz dinleyin yada arasitirin.konuya gimrmiyecektim ama o kadar had asilsidi ki insanin ne dini nede carakterei kabul ediyor.
Peygamber efendinimiz s.a.v anildi zaman, selavat getirmeiyen lanet olsun hadisi de duyan yok....
sanki arkadaslarinda konusuyor gibi ayse ve mauhmed diye hitaplar yazilmis, yaziklar olsun size,,,Inanmiyorsaniz islam ve dinine bari hakaret etmeyin,bizlerin inanincain sayggili olun.
efenedimiz s.a.v 17 yasinda Ayse anemizle evlenmistir.........
Hz. Peygamberin bu isteği, vahyin başlangıcından on yıl sonradır. Hz. Ayşe vahiy başlangıcından beş altı yıl önce doğmuştur. Dolayısıyla Hz. Ayşe’nin Peygamberimizle evlendiği yaşın on yedi-on sekiz olduğu ortaya çıkar.
Bu konu, daha detaylı bir şekilde Mevlana Şibli’ nin “Asr-ı Saadet” kitabında geçer. (İst. 1928. 2/ 997)
Hz. Ayşe’nin evlendiği zaman yaşının büyük olduğunu, ablası Esma’nın biyografisinden kesin olarak anlıyoruz. Eski biyografi kitapları Esma’dan bahsederken diyorlar ki:
“Esma yüz yaşındayken, Hicretin 73. Yılında vefat etmiştir. Hicret vaktinde yirmi yedi yaşındaydı. Hz. Ayşe ablasından on yaş küçük olduğuna göre, onun da hicrette tam on yedi yaşında olması icap eder. Ayrıca Hz. Ayşe, Hz. Peygamber’den önce Cübeyr’le nişanlanmıştı. Demek evlenecek çağda bir kızdı
artik o kadar alim olduk ki hascha nerdese ALLAH tala yanlis yapti a kadar getriyouz.
RABBIMIZIN kelami tartislimaz ne ederse dogru eyler,,,e inaniyouz ve oyledir.
Peygamber Efendimiz, “mânevî geçimsizlik” sebebiyle Hz. Zeyd ile Hz. Zeyneb arasındaki evliliğin dolayı son bulmasından son derece üzüldü. Çünkü bu evliliği kendisi arzu etmişti. Durumun düzeltilmesi, mahzun Zeyneb (r.a.) ile hadiseden dolayı üzülen akrabalarının gönlünün alınması gerekiyordu.
Hz. Zeyneb’in iddeti [boşandıktan sonra beklemesi gereken müddet] dolmuştu. Bu sırada 35 yaşında bulunuyordu.
Resûl-i Ekrem Efendimiz, bir gün, Hz. Âişe validemizle oturmuş, sohbet ediyordu. Bu esnada kendisine vahiy geldi. İnen ayetlerde Cenab-ı Hak şöyle buyurdu:
“Vakta ki Zeyd, o kadından alâkasını kesti, onu boşadı —kadın da iddetini tamamladı—; Biz de, onu sana zevce yaptık. Ta ki evlatlıkların, kendilerinden alâkalarını kestikleri zevcelerini almakta mü’minler üzerine günah olmasın.
“Allah’ın emri yerine getirilmiştir.
Hz. Muhammed s.a.v her yaptigi konustugu vahiden itibardir
vahi gelmeden sukut etmis konusmamis
LUTFEN DINI KONULARDA DAHA DUYARLI OLALIM.maksadim kimseiyi kirmak degil su hayir mubaerk gunlerde
Rabbim c.c bizleri isalah etsin dogrulardan ayirmasin
"Herkes kendi vicdanının önünü süpürse,Ülke bembeyaz olur."
Yılmaz Odabaşı
Sözcükler tükenmiş kalem kağıda küsmüşken ,Şimdi nasıl anlatmalı insanın insana yaptığın acimasizca kötülükleri nasil anlatim benim canimi acidan kiyanin belasini versin bu göz yaslarim sele döndü